Bu hafta da ki yazımda size kendimden bahsetmek istedim. - Naci DEMİRPOLAT

Bu hafta da ki yazımda size kendimden bahsetmek istedim.


Bu hafta da ki yazımda size kendimden bahsetmek istedim.

1973 yılında Elazığ’da dünyaya geldim. İlkokulu bitirdikten sonra ortaokul yıllarında futbol hayatına başladım. Bir kaç yıl amatör kulüplerde oynadıktan sonra, profesyonel futbolcu olarak 2. Lig takımlarından biri ile anlaşma yapacağım yıl 1992. Tam da o yıl yaşadığım talihsiz bir kaza sonucu sağ kolumu kaybettikten sonra başlayan hayat hikayemi, kısaca size anlatarak başlamak istiyorum.

Temmuz ayı; yaşadığımız küçük ve şirin köyümüzde babalarımız ekinle uğraşırlardı. Bizde ailemize yardım ederdik. Yine böyle bir gün! bizim tarlada buğdaylar patosa verilecekti, gece bitmiş sabaha karşı patos kayışıyla uğraşırken aniden kolumun kayışın arasında sıkıştığını ve o an gürültü koparak patos makinasının, durduğunu farketmişler. Yere yığılıp kaldığım o anlar baygınlık geçirmişim. Uyandığımda sağ kolumun dirsek altından koptuğunu farkettim. Panik ve aceleyle beni köye getirdiler. Devlet Hastanesi müdahale yapamayınca, Fırat tıp merkezine oradan da Diyarbakır’a gönderildim. Hastanede kaldığım odada, beş kişi daha vardı. İçlerinde en şanslısı ben olduğumu farkettim. Çünkü; ayağa kalkıp yürüyen sadece bendim, diğerleri ayaklarından, belinden veya daha ağır hasta oldukları için yatağa bağımlıydılar. Şükrediyor, daha kötü olmadığım için teselli buluyordum. Yirmi üç günlük yatışın ardından taburcu edildim. Eve döndüğümde yeni bir hayatın başladığını ve ağır bir psikolojinin sınavını nasıl geçeceğimin muhasebesini yapıyordum. Artık hiç bir iş göremeyeceğimi sanıyor, kaşık tutmak, sol elle çorba içmek eziyet olmuştu.  Sağ elle öğrenmiş olduğum yazı yazmayı kalem tutmayı unutmuş sol elle nasıl yazacaktım diye düşüncelere dalmıştım. Yetmemiş gibi geçmiş olsun ziyaretlerine gelen akrabaların;

“vah vah çok genç ne yapacak, nazar oldu”  gibi acıyarak bakmaları da psikolojik bir savaşı başlatmıştı zihnimde. Günler haftalar gelip geçiyor, zaman boş boş akıp gidiyordu. Kitap okumaya kendimi geliştirmeye karar verdim. Allah’ın bana vermiş olduğu bu imtihanı şükrederek ve sabrederek  geçeceğimin farkına vardım. Başka hayaller kurmanın vakti geldiğine inanarak 1998 yılında Fırat Üniversitesi İdari ve Mali İşler Daire Başkanlığına memur olarak atandıktan sonra,  Ticaret Lisesi gece Okulu  ve Sosyal Bilimler Meslek Yüksek Okulu İşletme Bölümünden mezun oldum.

2007 -2013 yılları arasında Türkiye Sakatlar Derneği Elazığ Şubesi kurucu Başkanı olarak sivil toplum kuruluşları camiasına adım atmış oldum. Engelliler adına qBir çok Sosyal sorumluluk projeleri, konferanslar, paneller, kültür gezileri, piknikler, şenlikler, sportif faaliyetler ve tv proğramlarıyla toplumu bilinçlendirme adına çalışmalarda bulundum. 2013 yılında Fırat üniversitesinden emekli olarak 2015 yılında Türkiye Beyazay Derneği Elazığ Şubesi kurucu başkanlığı görevini üstlendim. Engelliler için 15 yılını bu camiaya adamış biri olarak hepimizin sesini duyurmak adına, ELAZİGOLAY.COM da yazılarımla, sizlerle birlikteyim.

[email protected]

YAZIYI PAYLAŞ!

Yorumlar / 1

  • Halil GEÇGIN | 28 Ocak 2021 23:19

    Zorluklarla dolu bir hayatın mücadelesini veriyorsunuz. Azminiz ve kararlılığıniz ile birçok insana örneksiz. Tebrikler

YAZARIN SON 5 YAZISI
21Nis

Eski kuşak, yeni nesil 

14Nis

Anlaşılmayı istemek

06Nis
24Mar

Mücadele ve başarı

09Mar

İNSAN HAKLARI EYLEM PLANI